ADIYAMAN-BHA

Adıyaman Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) ev sahipliğinde 16. Etap Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı hakkında bilgilendirme toplantısı düzenlendi.

ATSO ve Adıyaman Tarım ve Orman İl Müdürlüğü iş birliğinde düzenlenen bilgilendirme toplantısına Adıyaman Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Torunoğlu, ATSO Meclis Başkanı Abdulgani Bereket, Tarım ve Orman İl Müdürü Abdulkadir Akkan, Adıyaman Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Abdulkadir Çelenk, ATSO üyeleri ve tarım sektöründe faaliyet gösteren üreticiler katıldı.

Daha sonra konuşan ATSO Meclis Başkanı Abdulgani Bereket, 6 Şubat depremleriyle tarımın Adıyaman’da geri kaldığına dikkat çekerek şunları söyledi; “6 Şubat’tan sonra biz tarım sektörü olarak biraz geri planda kaldık, Adıyaman’da tarımı çok fazla konuşamadık. Dolayısıyla bu kadar önemli lokomotif sektör tarım sektörünün özellikle bu tip programlarla desteklenmesi çok önemli. 6 Şubat’tan sonraki iki programa baktığımız zaman Adıyaman’da önemli projeler var ama sayı olarak çok eksik görüyorum. Dolayısıyla bu eksikliğin sebepleri, nedenleri nedir bunu özellikle Tarım İl Müdürümüzle beraber doğru istişare ederek doğru yönlendirmek gerekir diye düşünüyorum. Çünkü gerçekten bu şehrin özellikle tarım şehrinin bu konudaki projelerinin çok fazla olduğuna inanmıyorum. Bu potansiyelimizin karşısında bu proje sayısının çok eksik olduğuna inanıyorum. O açıdan bizde Ticaret ve Sanayi Odası olarak özellikle sektörün Odadaki temsilcileri olarak projeleri ben bizzat kendim yakinen takip edeceğim. Küçük basit problemlerle bizim projelerin elendiğini çok fazla duyuyorum. Toplantımıza katıldığınız için hepinize çok teşekkür ediyorum” dedi.

Adıyaman Tarım ve Orman İl Müdürü Abdulkadir Akkan, yeni Türkiye yüzyılında Adıyaman’da tarımında yüzyılı olması mottosuyla yola çıktıklarını ifade ederek; “Bilindiği üzere kırsal kalkınmanın güçlendirilmesi, tarım sektörünün sürdürülebilir bir sektör olduğunun farkına vararak 16. sını gerçekleştireceğimiz kırsal kalkınma yatırımlarının desteklenmesi programının tanıtımını yapmak üzere bir araya geldik. Bakanlığımızın özellikle son 15 yıldır üzerinde durduğu olmazsa olmaz ekonomik altyapının oluşturulması, üretime entegre edilebilmesi için yine bu işi üreten üreticinin ürünlerini pazarda istenilen ölçekte yer bulabilmesini sağlayacak olan ekonomik yatırımların yapılması özellikle Adıyaman’ımız için bölge insanımız için bu kadar üretim potansiyeli olan bir il için olmazsa olmaz olmazlardandır. Sizlere küçük bir rakam paylaşacağım. Şu ana kadar 15 etapla ilgili Adıyaman ilinde gerçekleştirilen yatırımların sayısal değerleri nelerdir diye. Biz toplam 15 etapta Adıyaman’da merkez ilçeler olmak üzere toplam 279 tane projede kırsal kalkınma ekonomik yatırımlarını gerçekleştirmişiz. Projelerin toplam bütçesi 375 milyon TL. En fazla yatırıma konu olan program içerisindeki paya sahip olan yatırım merkez. Toplam 138 tane yatırımla merkez ilçemiz önde. Bunu 77 yatırımla Kahta ilçemiz, 25 yatırımla Besni ilçemiz,

15 yatırımla Gölbaşı ilçemizde 11 tane Tut, 10 tanesi Gerger ve 3 tanesi de Samsat ilçemizde gerçekleşmiş. Çelikhan ve Sincik ilçelerimizde her hangi şekilde yatırım yapılmamış. İnşallah 16. Etapta ilçelerimizin de içinde olacağı, bu sayının kat be kat üzerine koyarak geliştireceğimiz bir yatırım sürecine gireriz. Sizlerden istirhamım şu. Aksaklıklar neler var ise oturacağız, konuşacağız, değerlendireceğiz. Bunları bertaraf etmek için istişare içinde olmamız gerekiyor. Tabi ki Adıyaman’ımız yaralı bir şehir, acili bir şehir. Bu dertle dertleniyoruz. Yeni Türkiye yüzyılında tarımında yüzyılı olması ve özellikle bu mottodan yola çıkarak Adıyaman’ın da yatırımda ve üretimdeki yüzyılı olsun istiyoruz. Öne çıkan ürünlerimizle Adıyaman’ın ismini marka şehir yapmak hevesindeyiz. Bu konuda çabalarımız devam edecek” dedi.

Yapılan konuşmaların ardından Tarım ve Orman İl Müdürlüğü uzmanları Abuzer Ehi ve Murat Kelepçe Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı hakkında üreticileri bilgilendirdiler.

ANKARA-BHA

TikTok’un mevcut Aile Eşleşmesi (Family Pairing) özelliği, yeni güncellemeyle birlikte ebeveynlerin çocuklarının sosyal medya kullanımını daha kapsamlı şekilde denetleyebilmesine olanak tanıyor.

Ebeveynler artık çocuklarının takip ettiği ve kendisini takip eden hesapları görebilecek, engellenen kullanıcıları inceleyebilecek. Platforma entegre edilen “Zaman Uzaklaştırma” (Time Away) özelliği sayesinde çocukların TikTok’u hangi saatlerde kullanabileceği ayarlanabilecek.

Özellikle okul günlerinde sosyal medya kullanımını kısıtlamayı hedefleyen bu sistem, çocukların ebeveynlerinden ekstra süre talep etmesine de imkân tanıyor. Ancak, nihai karar yine ebeveynlerin kontrolünde olacak.

“Gece Modu” ile daha sağlıklı kullanım

Gençlerin sosyal medya alışkanlıklarını dengelemek amacıyla geliştirilen “Gece Modu” (Wind Down) özelliği, saat 22.00’den itibaren kullanıcıların akışını kesintiye uğratarak sakinleştirici müzik çalmaya başlıyor ve uyku saatini hatırlatıyor.

Bunun yanı sıra, gençler rahatsız edici içeriklerle karşılaştıklarında, şikâyet ettikleri gönderileri ebeveynleriyle paylaşarak onları bilgilendirme seçeneğine sahip olacak.

TikTok’un güvenlik önlemleri güçleniyor

TikTok, çocukları zararlı içeriklerden koruma hedefi doğrultusunda içerik filtreleme sistemlerini daha da güçlendirdi. Ancak platformun güvenlik önlemlerinin yeterli olup olmadığına dair eleştiriler devam ediyor.

Şirket, aileler için geliştirdiği yeni güvenlik araçlarıyla, platformun daha güvenli ve kontrollü bir dijital alan haline gelmesini sağlamayı amaçlıyor.

VAN-BHA

Van Havalimanında yapılacak 6 aylık çalışmalar nedeniyle 3 ay kısmi olarak kullanılacak, geriye kalan 3 ay ise tamamen kapanacak. Alınan karar doğrultusunda Pegasus havayolu şirketi belirlenen tarihlerdeki uçuşlarını iptal ederken Van’a yapılacak seferlere alternatif olarak Muş seferlerini planladı.

Turizme büyük darbe vuracak

Van ve çevre illere de hizmet veren Ferit Melen Havalimanında yapılacak alt yapı çalışmaları nedeniyle 3 ay kısmi, 3 ay da tamamen uçuşlara kapatılacak. Bakım yapılacak tarihlerde yaz sezonuna denk gelmesinden dolayı hem Van’ın Türkiye ve dünya ile bağlantısını koparacak hem de yaz turizmine büyük bir darbe vuracak.

İşte kısmi ve tam kapanma tarihleri

Van Ferit Melen Havalimanı’nda yapılan çalışmalar nedeniyle uçuşlar kısmi olarak askıya alınacak.

Kısmi kapanma tarihleri;

Van Ferit Melen Havalimanı 1 Mayıs-15 Ağustos tarihleri arasında kısmi olarak kapatılacak ve saat 16.00 ile 07.00 arasında uçuşlar yapılacak. Havalimanında kısıtlamalardan dolayı uçuş sayısı da azaltılacak. Kısıtlamalar nedeniyle bilet fiyatlarının artması beklenirken, bölgede yaşanacak mağduriyetin nasıl aşılacağı tartışma konusu oldu.

Tam kapanma tarihleri;

15 Ağustos-15 Kasım tarihlerinde ise “tam kapanma” yaşanacak. Belirlenen tarihler arasında hiçbir uçak seferi gerçekleştirilmeyecek. Havalimanında yapılacak çalışmaların tamamlanmasının ardından Van Ferit Melen Havalimanı yeni pistiyle hizmet vermeye başlayacak.

Pegasus ilk bilet iptalini yaptı

Pegasus Havayolları, TÜRSAB’a üyelerine duyurulması amacıyla konuyla ilgili yazı gönderildi. TÜRSAB’ın sitesinden yapılan duyuruda, Van Ferit Melen Havalimanı’nda yürütülen “PAT Sahaları Yapım, Onarım ve Paralel Taksi Yolu Yapımı” çalışmaları kapsamında pist gövdesi, bağlantı taksi yolları, elektrik altyapısı ve şerit saha imalatları gerçekleştirileceği, yapılacak çalışmalar süresince Van Ferit Melen Havalimanı uçuşlara kapatılacağı bildirildi.

Muş, Van’a alternatif oldu

Bu çalışmalar nedeniyle 15 Ağustos 2025 – 15 Kasım 2025 tarihleri arasında Pegasus Havayolları tarafından düzenlenen Van seferleri iptal edilmiş olup, bu süre zarfında alternatif olarak Muş (MSR) seferleri planlanmıştır. Tüm seyahat acentalarımızın planlamalarını buna göre yapmaları gerekliliğini bildirmek isteriz.”

MUĞLA-BHA

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Muğla İl Başkanı Av. Zekican Balcı, yaptığı yazılı açıklamada, Muğla’nın uzun yıllardır devlet yönetiminde hak ettiği temsiliyeti bulamadığını vurguladı. 2002 yılından bu yana 10 ayrı Bakanlar Kurulu kurulduğunu ve 100’den fazla kişinin bakanlık yaptığını hatırlatan Balcı, bu süreçte Muğlalı bir ismin hiçbir kabinede yer almadığını belirtti.

“Muğla, tarih boyunca güçlü bir toplumsal yapıya ve demokratik bilince sahip bir kent olmuştur. Ancak 2002’den bu yana AKP hükümetleri döneminde Muğlalı bir bakan atanmamış, devlet yönetiminde Muğla’nın sesi duyulmamıştır. Bu durum, şehrimize yapılan yatırımların da aksamasına neden olmuştur.” ifadelerini kullanan Balcı, Muğla’nın önemli projelerinin yıllardır sahipsiz bırakıldığını söyledi.

“Kaybetmiş aday üzerinden siyasi baskı kuruluyor”

Balcı, yerel seçimlerde AK Parti’nin Muğla Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan ancak seçimi kaybeden ismin, hiçbir resmi sıfatı olmamasına rağmen yetkisi dışında hareket ettiğini belirtti.

“Muğla halkının iradesiyle seçimleri kaybetmiş bir aday, bugün hiçbir resmi görevi olmamasına rağmen kendisini kurumlar üstü bir noktaya koymaya çalışmaktadır. Seçilmiş milletvekillerini ve yöneticileri yok sayarak, adeta ‘Bana bir adım atarsanız, devletin imkânlarını seferber ederim’ anlayışıyla CHP’li belediyelere baskı kurulmaktadır.” diyen Balcı, bu durumun devletin tarafsız işleyişine zarar verdiğini ifade etti.

Muğla’nın temel sorunları sahipsiz bırakıldı

Balcı, AK Parti hükümetlerinin Muğla’nın öncelikli yatırımları konusunda yıllardır adım atmadığını belirterek, Göcek Tüneli’nin ücretsiz hale getirilmesi ve Karabel Tüneli’nin tamamlanması gibi temel sorunların çözümsüz kaldığını söyledi.

“Muğla 23 yıldır yönetimde yok sayılırken, şimdi de seçilmiş yetkililerin yapması gereken işler, seçim kaybetmiş bir aday tarafından yürütülmeye çalışılıyor. Bu, yalnızca Muğlalılara değil, aynı zamanda AKP’nin seçilmiş milletvekillerine de bir hakarettir.” ifadelerini kullanan Balcı, devlet yatırımlarının şahsi pazarlık konusu haline getirilmesine tepki gösterdi.

“Muğla halkı kendi iradesiyle yönetilecek”

Balcı, Muğla’nın hak ettiği yatırımları alması için mücadeleye devam edeceklerini belirterek, yetkilileri bu duruma karşı net bir tavır almaya çağırdı.

“Muğla’nın kaderi, Muğlalıların iradesiyle belirlenir! Hiçbir atanmış ya da atanması bile gerçekleşmemiş bir şahıs, halkın demokratik tercihlerini baskı altına alamaz. Devletin kaynakları kişisel pazarlıkların malzemesi olmayacaktır.” diyerek açıklamasını sonlandırdı.

ANKARA-BHA

Karayolları Genel Müdürlüğü (KGM), TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki görüşmeler sırasında milletvekillerinin yönelttiği sorulara yazılı yanıt verdi. Yanıtta, KÖİ modeliyle tamamlanan otoyollardan yapılan ödemesiz geçişlerin takibinin ve tahsilatının görevli şirketlerin sorumluluğunda olduğu belirtildi. Ayrıca, kamu idaresinin bu geçişler için garanti ödemesi yapmadığı vurgulandı.

Yabancı plakalı araçlar ücret ödemeden çıkış yapıyor

Özel şirketler tarafından işletilen otoyollardan yabancı plakalı araçların herhangi bir ödeme yapmadan geçebildiğine dikkat çekilen açıklamada, bu durumun Türkiye’nin uluslararası prestijine zarar verdiği ve taşımacılık sektöründe haksız rekabete yol açtığı ifade edildi.

Geçen yıl KÖİ modeliyle işletilen otoyollardan yaklaşık 157 bin aracın ücret ödemeden geçtiği ve bunun cezalarıyla birlikte yaklaşık 500 milyon lira gelir kaybına neden olduğu belirtildi. Son beş yılda ise toplam 800 bin aracın ücret ödemeden geçiş yaptığı ve bu geçişlerin toplam bedelinin 1,4 milyar liraya ulaştığı kaydedildi.

Geçiş ücretleri gümrük kapılarında tahsil edilecek

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edilen kanun teklifiyle, yabancı plakalı araçlardan kaynaklanan gelir kaybının önüne geçilmesi hedefleniyor. Yeni düzenlemeye göre, gümrük kapılarında tahsilat yapılması sağlanarak, aynı araçların otoyolu tekrar kullanmaları halinde daha önce gerçekleşen ödemesiz geçişlerin ücret ve cezalarının tahsili mümkün olacak.

Ulaştırma sektörüne yüksek cezalar geliyor

Karayolları Genel Müdürlüğü ayrıca, taşımacılık sektöründe mesleki yeterlilik belgesi bulunmadan faaliyet gösterenlere yönelik cezalarla ilgili de bilgi verdi. Geçen yıl 23 bin 240 işletmeciye 131 milyon 979 bin 960 lira, 2025 yılı itibarıyla ise 4 bin 431 işletmeciye 36 milyon 214 bin 563 lira ceza kesildiği açıklandı.

Kanun teklifi kapsamında, mesleki yeterlilik belgesine sahip olmadan faaliyet gösteren işletmelere 8 bin 500 liradan 85 bin liraya kadar, şoförlere ise 3 bin 500 liradan 35 bin liraya kadar idari para cezası verilmesi öngörülüyor. Aynı kabahatin takvim yılı içinde tekrarlanması halinde ise cezaların katlanacağı bildirildi.

Söz konusu düzenleme, kanunun yayımı tarihinden itibaren altı ay sonra yürürlüğe girecek.