ANKARA-BHA

Anadolu Otoyolu’nun Sakarya kesiminde, bir tırın devrilmesi sonucu ulaşımda aksama meydana geldi. Olay, otoyolun Ankara yönünde, Sapanca geçişinde gerçekleşti. A.Ç.’nin kullandığı tır, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu Yeni Mahalle mevkiisinde devrildi.

Kaza sonrası ihbar üzerine bölgeye jandarma, sağlık ve kara yolları ekipleri sevk edildi. Olay yerinde yapılan çalışmalar nedeniyle otoyolun Ankara yönünde bir süre trafik aksadı. Kazaya karışan tırın kaldırılmasının ardından, bazı sürücüler Sapanca gişelerinden çıkarak alternatif güzergahları tercih etti.

Öte yandan, kaza anı çevredeki bir güvenlik kamerası tarafından kaydedildi.

ANKARA-BHA

Dışişleri Bakanlığı kaynakları, Suriye’nin Beşşar Esed rejiminin sona ermesiyle birlikte yeni bir döneme girdiğini ve Türkiye’nin bu süreçte Şam yönetimi ile iş birliği içinde hareket etmeye hazır olduğunu duyurdu. Kaynaklar, Türkiye’nin Suriye halkına koşulsuz destek sunduğunu ve ülkenin güvenlik, siyasi geçiş ve yeniden inşa süreçlerinde aktif rol almayı sürdüreceğini vurguladı.

Dışişleri yetkilileri, Türkiye’nin bölgesel sahiplenme ilkesi doğrultusunda Suriye yönetimi ile diyalog içinde olduğunu ve bu sürecin yalnızca ikili düzeyde değil, ABD dahil diğer küresel aktörlerle de yürütülen temaslarla desteklendiğini belirtti. 9 Mart’ta Amman’da gerçekleştirilen toplantıda Türkiye, Suriye ve komşu ülkelerin dışişleri, savunma ve istihbarat yetkilileri bir araya gelmiş, terörle mücadele için ortak operasyon merkezi kurulması üzerinde mutabık kalınmıştı.

Terörle mücadelede ortak zemin

Türkiye’nin, PKK ve uzantılarıyla mücadeleye yönelik net tavrını koruduğu belirtilirken, Şam yönetimi ile “SDG” arasında imzalanan mutabakatın uygulanması konusunda da destek verildiği bildirildi. Kaynaklar, PKK’nın silah bırakması ve bölgede barış sürecinin önünü açacak adımlar atmasının beklendiğini, aksi halde örgütün sistem dışına çıkarılmasına yönelik farklı yolların gündeme gelebileceğini vurguladı.

Suriye Anayasası ve eşitlik vurgusu

Türkiye, hazırlanacak yeni Suriye Anayasası’nın eşit vatandaşlık, inanç özgürlüğü ve etnik kapsayıcılık ilkeleri doğrultusunda şekillenmesi gerektiğini savunuyor. Dışişleri kaynakları, Türkiye’nin hiçbir etnik veya inanç grubunun dışlandığı bir yapıyı kabul etmeyeceğini, bu bağlamda anayasal süreçleri yakından takip ettiğini belirtti.

ABD ve yaptırımlar: Kademeli esneklik

ABD’nin Şam yönetimine karşı temkinli yaklaşımını sürdürdüğü ancak güven artırıcı adımlar beklentisiyle kısmi angajman sinyali verdiği ifade edildi. Türkiye’nin girişimleriyle ABD, AB ve İngiltere nezdinde bazı yaptırım muafiyetlerinin sağlandığı ve bu yaptırımların tamamen kaldırılması yönünde çalışmaların sürdüğü bildirildi.

Suriye’nin güneyinde askeri hareketliliğin azaldığı, yeni orduya entegrasyon çalışmalarının başladığı bildirildi. ABD’nin askeri varlığını azaltma planları çerçevesinde Suriye-Irak sınırında güvenlik ve iş birliği konularının öne çıktığı ifade edildi. Bu süreçte yaşanabilecek provokasyonlara karşı da dikkatli olunması gerektiği hatırlatıldı.

Kürt Konferansı ve Kamışlı’daki gelişmeler

26 Nisan 2025’te Kamışlı’da düzenlenen “Kürt Birlik ve Tutumu” konferansına da değinen kaynaklar, konferansta verilen bazı mesajların Şam yönetimi tarafından mutabakata aykırı bulunduğunu aktardı. Türkiye’nin de konferansta dile getirilen bazı söylemlere temkinli yaklaştığı ifade edildi.

İkili anlaşmalara açıklık

Türkiye, güvenlik başta olmak üzere Suriye’nin ihtiyaç duyduğu tüm alanlarda karşılıklı anlaşmalar temelinde destek vermeye hazır olduğunu belirtti. Ankara, Suriye ile yürütülecek iş birliklerinin ülkenin egemenliğini ve toprak bütünlüğünü zedelememesi gerektiğinin altını çizdi.

RABİA ŞAHİN/ANKARA-BHA

Dur bir an, nefesini tut. Hisset: Damarlarında deli bir nehir, göğsünde dünyayı devirecek bir ateş… Hepimiz yaşadık o anı, değil mi? Bir anlığına kahraman, bir anlığına sonsuz. Ama ya kahramanlık, sadece düşmanları yere sermek değilse? Ya her zafer, ruhunun en kuytu köşesinde bir bıçağı daha da keskinleştiriyorsa?

***

Her karakter, gözlerinde geçmişin lanetini, kalplerinde kırılmış hayallerin kederini taşıyor. Onlar tanrı değil; onlar, senin gibi, benim gibi, yaralarının gölgesinde savaşanlar, kanayanlar, haykıranlar. Ama duyulmayanlar.

**

Kimsin sen, gerçekten? Bir kahraman mı, yoksa intikamın soğuk zincirlerinde kaybolmuş bir mahkum mu? Bu soruyu bir ayna gibi tutuyorum yüzüne; kırık, keskin, acımasız tutuyorum… Her yumruk, her çığlık, sadece düşmana değil, kendi içindeki fırtınalara çarpıyor.

İntikam, bazen bir gözyaşında saklanır; bir sessizlikte, bir nefeste… Ama alındığında, geriye ne kalır? Aynaya bak, cesaret et, fısılda: Orada kimi görüyorsun? Kurtarıcıyı mı, yoksa kendi karanlığında boğulanı mı? Bu ayna sana bakıyor. Sana soruyor. Sana yazılmış. Ne zaman intikamı zamanında almayı öğrendik? Ya da belki, aslında intikam çoktan alındı ve kimse fark etmedi…

*

İnsan karanlığın derin uçurumuna koşarken, hayatta kalmak için ne kadar uzağa gidebilir? Hangi sırlar kemiklerini kıracak, hangi bedeller ruhunu yutacak? Ve en çıplak gerçek: Kim, kendi cehenneminden sağ çıkacak? Öfke, tanrının öfkesi gibi çarpıyor aynaya. Her an seni kendine çekiyor, seni soyuyor, seni yeniden yazıyor.

Geriye kalan sensin… ama hangi parçan? Sana fısıldayan bir gölgeyim. Kahraman mısın, yoksa sadece hantal bir dev mi?

Sinema koltuğuna gömül, ama sakın gözlerini kaçırma; çünkü Thunderbolts, bir film değil, senin ruhunun isyanı. Thunderbolts, aksiyonun göbeğinde değil, ruhunun en çıplak, en savunmasız çölünde uluyor. Bu, cesaretin ve korkunun, zaferin ve yok oluşun bir duası. Ve yolculuğun sonunda, bir sır seni kucaklıyor…

Thunderbolts: Anti-kahramanlar sahneye çıkıyor

Aksiyon severler için Thunderbolts tam bir ziyafet! Yelena Belova, Bucky Barnes ve Red Guardian gibi Marvel’ın tanıdık anti-kahramanları, geçmişleriyle yüzleşip büyük bir tehdide karşı mücadele ediyor. Florence Pugh ve Sebastian Stan’in etkileyici oyunculuğuyla bu film, kahramanlık ve ihaneti sorgulatıyor. Sinemada adrenalini hissetmeye hazır mısınız?

Tuzak: Nefes kesen bir gerilim

Gerilim tutkunları için Tuzak bu haftanın yıldızı! Bill Skarsgard ve Anthony Hopkins’in başrolde olduğu film, araba çalmaya kalkan Eddie’nin kendi kurduğu tuzağa düşmesini anlatıyor. Dar bir alanda geçen bu hayatta kalma hikayesi, sırlar ortaya çıktıkça sizi koltuğunuza kilitleyecek.

Kafka: Hayatımın Aşkı – bir yazarın son günleri

Franz Kafka’nın son yılını konu alan Kafka: Hayatımın Aşkı, biyografik bir dram olmanın ötesinde bir aşk ve kayıp öyküsü. Baltık Denizi’nden Kafka’nın iç dünyasına uzanan bu yolculuk, duygu dolu anlar vadediyor. Derin bir hikaye arayanlar için ideal.

Aznavour: Müziğin efsanesinin hikayesi

Charles Aznavour’un hayatına odaklanan Aznavour, müzik ve biyografi severler için kaçırılmaz bir yapım. Tahar Rahim’in canlandırdığı Aznavour’un yoksulluktan dünya sahnelerine uzanan yolculuğu, ilham verici ve duygu dolu. Efsanenin müziğine ve hayatına yakından bakmak isteyenler için harika bir fırsat.

Aşağı Mahalle: Mahallede kahkaha fırtınası

Komedi arayanlar için Aşağı Mahalle tam isabet! Caner Atacan’ın yönettiği bu film, mahalle abilerinin başına gelen komik olaylarla izleyiciyi güldürmeye hazır. Samimi, eğlenceli ve bol kahkahalı bir hikaye için bu film doğru adres.

Cahim: korkunun yerli hali

Yerli korku sinemasında yeni bir soluk: Cahim. Doğukan Mısır’ın yönetmenliğindeki bu film, bir kadının çocuk sahibi olmak için yaptığı karanlık anlaşmanın korkunç sonuçlarını konu alıyor. Gerilim ve korku dolu anlar için Cahim bu hafta sinemalarda.

Ne Zha 2: Animasyonla dolu bir macera

Animasyon severler için Ne Zha 2 renkli bir dünya sunuyor. İblis çocuk Ne Zha’nın kahramanlık yolculuğu, küçük büyük herkesi büyüleyecek. Eğlenceli, sürükleyici ve görsel bir şölen arıyorsanız, bu devam filmi tam size göre.

MUĞLA-BHA

AK Parti Muğla Milletvekilleri Mete ve Otgöz yaptıkları açıklamada; “Muğla’mıza yeni bir yatırım daha kazandırmanın gurur ve mutluluğunu yaşıyoruz. Tarım arazilerine can suyu olacak Girme Barajı hizmete sunuldu.” dedi.

Milletvekilleri Mete ve Otgöz açıklamalarında şu bilgilere yer verdi:

“Muğla’mızda; 4 adet baraj, 11 adet gölet ve 12 adet sulama tesisinin inşaatı devam ediyor. 11 adet baraj, 18 adet gölet, 28 adet sulama tesisi ve 7 adet içme suyu tesisi de planlama ve proje safhasındadır. Bu yatırımların üzerinde hassasiyetle duruyoruz.

Acil ihtiyaç olan sulama projelerini takip ediyor ve ödenek tahsisini sağlıyoruz.

Muğla’mıza yeni yatırımlar kazandırmak için her proje ile yakından ilgileniyoruz. Üretici ve çiftçilerimize destek için sulama tesisleri de kazandırıyoruz.

Tarım arazilerimizin sulama projelerini de yakından takip ediyoruz. Tarım ve Orman Bakanımız Sayın İbrahim Yumaklı ve ekibi ile sık sık görüşüyoruz. Acil ihtiyaç olan sulama projelerine destek istiyor ve ödenek tahsisini sağlıyoruz.

Girme Barajı çitçilerimize hayırlı olsun…

Girme Barajı’nın temelden yüksekliği 71,50 metredir. 12,75 milyon metreküp su biriktirme hacmine sahip olan baraj, 21 bin 510 dekar arazinin sulanmasına hizmet edecektir.

21 bin 510 dekar tarım arazisi modern sulama sistemine kavuşacak. Muğla ekonomisine yıllık 323 milyon lira katkı sağlanacak.

Girme Barajı, su tutmaya da Haziran ayında başlayacak…

Girme Deresi üzerine inşa edilen barajın gövdesi için 700 bin metreküp gövde dolgusu yapıldı. Ön Yüzü Beton Kaplı Kaya Dolgu tipinde projelendirilen Girme Barajı’nda 65 bin metre sulama borusu montajı yapıldı.

Barajda birikecek suyu tarlalarımızla buluşturmak için gün sayıyoruz. Hemşerilerimizin daha verimli ürün almalarını ve Muğla ekonomisine ciddi bir katkı sağlamasını hedefliyoruz.

Muğla’mıza kazandırdıkları yatırımlar için, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Tarım ve Orman Bakanımız İbrahim Yumaklı ve DSİ Genel Müdürümüz Mehmet Akif Balta ile bürokratlarına teşekkür ediyoruz.”